Angara güvenpark danda at kestanesi topladık.
Sağ olsun Şimdi Devlet Arşivlerinde Daire Başkanı olan Mustafa Parıldı kardeşeim de Allah rızası için yardımcı oldu.
4500 tane tohum.
Paketleyerek
Alaca da Şevket Karakaya ya gönderdik.
O da babbamgile verecek.
Onlarda köylüye dağıtacaklar.
Boş alanlara dikecekler
Dikilmesi halinde köyün çehresi değişecek..
öyle ya at kestanesi malum çok görkemli ağaçlar
Meclis deki meşeler ise "ak ağaç"dedikleri türden ve devasa boyutlara ulaşıyor..
bunlardan sadece 100 tanesi yetişmiş olsa köy çok daha yeşil çok daha farklı olacak..
Bu heves ile gönderdik..
.....
Dikmişler ancak bitane sonuç yok..
Çok şaşırdım..
Nasıl olur.
4500 tohum neden bitane çıkmaz.
İlgililere sorunca gerçek anlaşıldı.
Meğer gelincik geleniler için kebab imiş.
Hele de yeni çillenmeye başladığında.
Geleniler hepsini toplarmış.
Peki çaresi yokmuymuş.
Olmaz mı?
Çaresi:
Dikim yaparak mazota batırılır ise kokusundan gelincik - geleni vs yanaşmaz.
Tohumlarda filizlenirmiş..
Biz bilemediğimizden onca emek zayi oldu.
Köy ağaçladırılamadı.
......
Fakat o tohumlardan bazılarını ankara daki evde saksıya dikmiştim..
Yeşillendi.
Onu da getirip bir mazyyla birlikte karamuk dikeni içine diktik.
Karamuklar tabii koruma sağladı.
Hem mazi
hemde meşe - akağaç büyümüş.
Biraz daha rahat etsin gelişsin diye çevresini açtık..
Bu çalışmalar yapılırken köyün gülü Yılmaz geldi.
Bizden aldığı haberleri kaydedip köyde birikenleri bize nakletti..
gitti..
Köyde haber Yılmaz da olur..
Her şeyden haberi olur, bilir, yerine göre dağıtım yapar..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder