Alsancak Cad
Alsancak kırtasiyeye 'de bir Yekbaslı
Çevremizde oturan İçra dairesinde çalışan Yekbaslı bir hemşehrimiz var
İzmir'den gelen kayıncosu ile ziyarete geldiler..
Hoş beş yaptık
İbrahim'in hazırladığı kahveyi içerken muhabbet koyulaştı.
Ebemin akrabası babamgilin dayı diye büyük saygı gösterdiği Sülayman dayıyı andık
Küçükken evlerinde kaldığımı Ali isminde bir oğlu ve kızları olduğunu söyleyince
Ali ağbi çok iyi insandı..
Kanser olup erken yaşta Süleyman dayıdan önce vefat etti dediler.
eniştemiz olur dedikleri Süleyman dayının hanımı Seyran ebenin değerli bir insan ve kendilerine de akraba olduğunu söylediler
Süleyman dayının damadı Hasan Gavurgacıdan bahsedince
onlar dört kardeş.
Hasan ve Hüseyin birde köyde gardaşları var.Diğeri Angara da ama biz küçükken geldiklerinden onu tanımıyoruz dediler..
.........
Köye sık sık gelerek bizde kalan ve benim odada birlikte çok kaldığımız Tavuğun Durmuşu andık
O hala yaşıyor dediler..
Zaten köyde Gelinbacımın cenazesine Süleyman dayının damadı Hasan ve kardeşi Hüseyinle gelmişti..
.................
bu arada bilmediğim ilginç şeylerde anlattılar.
Köylerine Rumeli muhacirlerinin gelerek yerleştirildiğini.Sonra da bunların Bursaya taşındığını.
belki bir kaç aile kalmıştır dediler.
ÇAVUŞUN İSMET
Muhabbet arasında bir adamdan bahsettiler ki yazmaya değer.
Köyde Çavuşun İSMET diye bilinen kişi, aslen Erzurum gömeni (KAFKAS MUHACİRİ ) diyorlar..l
ve anlatıyorlar..
Çavuşun İsmet, Erzurum işgal edilince (Rusya tarafından) biizm köye gelip yerleşmiş.
daha elektriğin bilinmediği herkesin gazla aydınlatıldığı zamanda onun elektriği vardı.
Öğtermenlerimiz bizi onun eve götürür..
Bakın bu elektrik
Bu lamba..Şöyle çalışır diye anlırdı.
Muhacir İsmet, rüzgarla çaılşan elektrik düzeneği yapmış.. İki katlı evini onunla aydınlatırdı
Galiba muhacir gelirken parayla zengin gelmiş.
Herkesin yerden toprak damlı evi olduğu zamanda iki katlı evi vardı
Köyde iki katlı tek ev onundu
.........
ekmesi biçmesi tarımla uğraşması da farklı idi..
Kimse de traktör yokken onda traktör vardı.. Hemde gazla çalışırdı.. Hala o traktör duruyor.
Millet ekini tırpanla biçerken Çavuşun İsmet de acayip yukardan aşağı dönen bir makina ile biçerdi.
Onun tarımla uğraşması çok farklı ve teknik idi.
O işleri çok iyi biliyordu.
Teknik aletlerle tarım yapmayı, tarım tekniğini geldiği yerde görmüş olmalı.
Hatta galiba tarım Profösör imiş .Ama işgalden kaçarak biizm köye, Yekbas'a gelmiş..
Çoculalrından biri İşbankası müdürü idi.