09 Ağustos 2009

HÖŞMERİM profesörü - BEYPAZARI İNÖZÜ VADİSİ

Hoşmerim profesörü, Bedriye Erdoğan






Beypazarı - İnözü Vadisi , Dostlar Tesisi'nde tezgahını kurmuş. Profesör dedik ...
 Denemesi bedeva..
Gidecek Bedriye Erdoğan teyzenin yaptığı Höşmeri,mi tadacak.
Sonra kendi karar verecek.
İyi de ...

Beypazarı höşmerimi için ne gerekli?

İşte Bedriye teyzenin tarifi:

" l kgr süt ile
250 gram tereyağı birlikte kaynat.
Sonra bir bardak su kat. Bir çay kaşığı tuz ialave et.
Ortaya çıkan karışıma yavaş yavaş un dökerek iyice kıvama gelene kadar devam et.
Sonra küçük tavaya bir porsiyonluk böl ve bir kaç dakika kızart.
Kızardığına enmin olunca tabağı tavadaki malzemenin üstüne koy.Ve tavayı tabakla ters çevir. Malzeme kızarmış yanı yukarı gelmek üzere artık servis tabağında. Servis tabağındaki kızarmış höşmerim malzemesini baklava diklimi şeklinde kes.Ve üstüne tatlıyı dök.
Afiyetle yemek için sun."
Bedriye Erdoğan teyze böyle tarif ediyor.
 Ancak..
Bizim konuşmalarımıza şahit olan Hasan Arslan bey ise devam ediyor:
"Höşmerimin tarifi böyle.
Ancaaak..
 Bedriye Teyzenin marifetine ek olarak şu kara ocak.
Su + un ve yapıldığı yerde önemli"  diyerek
 "Beypazarı'nın içinde de  Höşmerim yapılıyor. Fakat  orada höşmerim yiyenler burada yapılanı tutmadığını söylüyor.Çünkü kullanılan su + un ve yapılan yer önemli  "diyerek ilave ediyor.
///////////////////////////////////////////////////////////////////////////

“Hoşmerim”in hikayesi – Bünyamin Zile

Yüzlerce yıl öne Ankara’nın bir köyünde kocasıyla birlikte akşama kadar orakla ekin biçen bir köylü kadını, akşam yorgun argın evine döner. İnekleri sağar, akşam yemeği vakti gelmiştir. Aşene’ye (mutfak) girer. Ne yapsam diye düşünür. Tereyağı, süt ve undan başka bir malzeme yoktur. Tereyağını ocakta eritir. Unu iyice tereyağı ile birlikte kavurur. Üzerine süt dökerek hamur haline getirir ve bu hamuru kızarana kadar ocakta sürekli çevirerek pişirir. Kızarmaya başlayan hamur artık kıvamına gelmiştir. Akşam yemeği olarak kocasının önüne koyar. Ama bir taraftan da kocasından korkmaktadır. Ya beğenmezse, ya kızarsa, ya bir laf söylerse diye de huzursuzdur. Kocası yemeği,  yemeye başlayınca hanım der, şu dolaptaki baldan biraz getirsen. Kadın hızla gider biraz bal getirir yemeğin üstüne dökerler. Kocası yerken, beğenmezse diye huzursuz olan kadın, bir taraftan da sürekli Hoş mu erim? Hoş mu erim? Diye sormaktadır. Kocası kışın köy odasında bu başından geçenleri anlatır. Bir gün köyün erkekleri ferfene yapmaya karar verirler. Nasıl bir şeymiş diye bu yemeği de yaparlar. Çok hoşlarına gider. Evlerine gittiklerine karılarına anlatırlar. Yemeğin adını da; kocası yerken sürekli hoş mu erim? Diye sorduğundan ismini “hoşmuerim” koyalar. Zamanla “Hoşmerim “adını alarak günümüze kadar gelir…
Hoşmerim; bu gün Ankara civarı yemek kültüründe en önde gelen yöresel tatlılardan biridir. 
Anadolu kadının pratik zekasını eldeki imkanlarla birleştirip, maharetli elleriyle neler yapabildiğinin güzel bir örneğidir. Hoşmerim’in hikayesi!..
http://cerideimulkiye.com/?p=30082


Posted by Picasa

Hiç yorum yok: